Türkiye Cumhuriyeti'ni inşa eden sanayicileri ve işadamlarını çatısı altında toplayan kısa adı TÜSİAD ve artık uzun adı da Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Derneği'nin bu hafta yapılan 48'inci genel kurulu duygusal geçti.

Duygusaldı, çünkü derneğin kurucularından olan ve ilk 9 yıl başkanlığını üstlenen duayan sanayici Tekfen'in de kurucularından Feyyaz Berker'in ölüm yıldönümüydü ve hem Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı hem de 77 yıllık can dostu ve ortağı 92 yaşındaki Nihat Gökyiğit'in konuşmalarıyla Berker anıldı; hem de kadınları mutlu eden bir gelişme yaşandı.

Ne ilginç ki üretici kadınları çok mutlu eden bu gelişme, gerçek bir kadın dostu olan Feyyaz Berker anmasının akabinde yaşandı. Zaten bir süredir rahatsızlık yaratan derneğin ismindeki işadamı ibaresinin iş insanı olarak değiştirildiğini, bizzat TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, 'Tarihi bir gün' diyerek müjdelediğinde salondaki üye kadınların hepsi uzun uzun alkışladı.

Tam o sırada Güler Sabancı'yı görmek istedim. Eminim en çok duygulanan oydu. Salonda TÜSİAD'ın geçmiş dönem başkanları ve yönetim kurulu üyeleri de ilk sırada oturuyordu. Neden çok duygulandığına gelince... 1984 yılında TÜSİAD ilk kadın üye olarak Güler Sabancı'yı derneğe almıştı. Feyyaz Berker'in ölümünden iki yıl önce, 90'ıncı doğum gününde özel bir kitabı yayınlandı. O gün sayfaları çevirirken bir anekdot dikkatimi çekti. Kitaptan okuduğuma göre Berker, iş dünyasında kadınlar önce çıksın diye hep uğraş veren isimdi ve Güler Sabancı da bu sayede üye yapılmıştı. Güler Sabancı, Feyyaz Berker'in kitabında bu üyeliğin arka planını anlatırken, "Bazen bunu Sakıp Bey istedi ve yaptı gibi düşünürler, oysaki burada Feyyaz ağabeyin rolü çok büyüktür" demişti. İşte o yüzden dün Türkiye'den dünyanın güçlü kadın listelerine en çok giren isim olan Güler Sabancı çok daha fazla duygulanmıştır diye düşündüm.

Kadın erkek eşitliği için bazen suya yazı yazdığımı hissettiğim olmuştur. Neticede yıllar akıp gidiyor ve değişimler çok yavaş yaşanıyor. Ancak güçlü farkındalık yaratmak için Türkiye'nin en çok katma değer yaratan, en çok istihdam yapan, en çok vergi ödeyen, en çok sosyal sorumluluk projesi gerçekleştiren, en çok üreten derneğinin yani TÜSİAD'ın ismindeki 'işadamı' kelimesini çıkartmasının çok büyük etki yaratacağına eminim.

O nedenle daha önce Ümit Boyner, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Cansen Başaran Symes gibi kadınların başkanlığını dahi yaptığı TÜSİAD'ın 2018 yılına cinsiyet eşitliği adına böyle güzel bir hamle atarak girmiş olması Türkiye adına çok güzel bir gelişme. Başkan Erol Bilecik'i bu değişimi zaman kaybetmeden yaptığı için de ayrıca kutluyorum ve TÜSİAD içinde kadın erkek eşitliği ile ilgili önemli çalışmaların yapılmasına öncülük eden Nur Ger'i de ayrıca selamlıyorum.