Oxford Üniversitesi CRIC (Centre for the Resolution of Intractable Conflict) ve İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde çalışmalarını sürdüren Prof.Dr.Deniz Ülke Arıboğan'ın Kasım ayında İnkılap Kitapevi tarafından Kasım ayında piyasa çıkan kitabı , okurların büyük ilgisiyle karşılandı.

Deniz Ülke Arıboğan, 2. baskısı yapılan Duvar'da tarihin geri dönüşünü ve yeniden duvarlarla örülmeye başlayan dünyamızı yazdı.

Arıboğan, küreselleşmeye, göçe, siber dünyaya, Çin’in ekonomik yayılmacılığına, Rus askeri yayılmasına ve demokrasiye karşı inşa edilen duvarları, ‘duvarlı dünya’ perspektifiyle ele alıyor.

Küreselleşme aktörlerinin sınırları ve duvarları zorlamaya devam ettiği günümüzde, otoriter/totaliter sistemlerin yükselişe geçtiği yeni bir dönemin başladığını ve güçlü, seçilmiş kral liderlerin öncülüğünde siyasetin yeniden şekilleneceğine dikkat çeken Arıboğan, devlet merkezlerinin, elindeki teknolojik donanımların da katkısıyla duvarlar içine hapsettikleri halklarını daha kısıtlayıcı sistemlerle yöneteceğini, devletler arasındaki ilişkilerin devlet dışı aktörlerce yönlendirilen kontrolsüz bir anarşi ortamından, kontrollü bir rekabet ortamına gireceğine dikkat çekiyor. 

Berlin Duvarı’nın 1989’da yıkılışı uluslararası ilişkiler alanında temel söylemlerin ve kavramların değiştiği, yeni paradigmaların kurgulandığı bir milat olarak kabul edilmişti. Küreselleşme söyleminin ve liberalleşme eğilimlerinin zirve yaptığı bir dönem olarak kabul edilen 20. yüzyılın son çeyreğinde ‘duvar’ sembolü nasıl ön plana çıktıysa, 2010’lu yıllarda da ‘duvar’lar ana gündemi oluşturmaya başladı. Ancak bu kez sözü edilen, ‘yıkılan değil inşa edilen ve edilecek olan duvarlardı’. Berlin Duvarı’nın yıkılışından bugüne kadar geçen sürede 70’ten fazla ülkenin sınırlarını duvar veya çitle çevirdiğini anlatan Deniz Ülke Arıboğan, “Dünyanın ruhu değişti. 1987’de Ronald Reagan’ın Berlin’de yaptığı konuşmadaki “yıkın bu duvarı” talimatı, şimdilerde yerini Trump’ın “duvar korur” söylemine bıraktı. ‘Sınırları olmayan dünya’ kavramı çoktan tarihe gömüldü bile,” diyor.

Yüzyılın başında küresel köyden, sınırların geçirgenliğinden, ulusallığın bitişinden söz edilirken, sadece birkaç sene içerisinde sınırların somut bariyerlerle tahkim edilmesinden, elektrikli çitlerden, güvenlik kameralarından, kontrolsüz geçişlerin durdurulmasından bahsedilir olundu.

Değişen küresel paradigmayı akıcı bir dille ve disiplinlerarası bir yaklaşımla ele alan Arıboğan, Duvar kitabıyla; duvarı sadece taşın taşın üstüne konduğu bir inşaattan ibaret olarak tanımlamanın yetersizliğini, duvarın insan uygarlığı üzerindeki sosyolojik ve psikolojik sonuçları itibariyle da farklı anlamları olan bir tasarım olduğunu anlama ve görme olanağı sunuyor.

DENİZ ÜLKE ARIBOĞAN KİMDİR?

Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan,  Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, Uluslararası İlişkiler Bölümünden mezun oldu. Yüksek lisans ve doktorasını İstanbul Üniversitesi’nde tamamlayarak, 1995 yılında İskoçya’da bulunan St. Andrews Üniversitesi’nde Terörizm ve Uluslararası Güvenlik Okulu’nu bitirdi.

Deniz Ülke Arıboğan İstanbul Üniversitesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Bahçeşehir Üniversitesi, Hava Harp Okulu ve Harp Akademilerinde dersler verdi. 2007-2010 yılları arasında Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü sonrasında da İstanbul Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyelliği görevini üstlendi. 2016 – 2017 Yılları arasında Oxford Üniversitesi St.Antony’s College’de misafir öğretim üyesi olarak görev yaptı.

Arıboğan halen Oxford Üniversitesi CRIC (Centre for the Resolution of Intractable Conflict) merkezinde kıdemli öğretim üyesi olarak akademik çalışmalarını sürdürmekte ve aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.

Son dönemde politik psikoloji perspektifinden güvenlik meselelerinin incelenmesi ve terörün barışçıl yöntemlerle çözümü konusunda çalışmalarını yoğunlaştıran Arıboğan, bu amaçla kurulan uluslararası ve disiplinlerarası bir çalışma grubu olan IDI (International Dialogue Initiative) yönetim kurulu üyesidir. Arıboğan aynı zamanda ‘Dünya Sanat ve Bilimler Akademisi’ne kabul edilen az sayıdaki Türk akademisyenlerden biridir.

Deniz Ülke Arıboğan, Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD)’nin kurucuları arasındadır ve "Yönetim Kurullarına Kadın" projesinin danışma kurulu üyesi olarak Türkiye'de ve dünyada kadının güçlenmesi projelerine destek vermektedir.

Yayınlanmış çok sayıda ulusal ve uluslararası makalesi ve 10 kitabı bulunmaktadır. Kitapları arasında ÇİN’in Gölgesinde Uzak Doğu Asya, Geleceğin Haritası, Uluslararası İlişkiler Düşüncesi, Dil İnsanı Konuşur, Tarihin Sonundan Barışın Sonuna, Büyük Resmi Görmek ve DUVAR’ı sayabiliriz.

Arka Kapak Yazısı:

“Bay Gorbaçov, bu duvarı yıkın!”

Ronald Reagan

“Berlin Duvarı insanları ve aileleri ayırmakla kalmadı;

birbirlerini karşılıklı olarak nükleer savaş kıyametiyle tehdit eden,

Avrupa ve dünyadaki kamplaşmanın sembolüydü.”

Mihail Gorbaçov

“Açıkçası, insanların göç etmesinin temel sebeplerinin öncelikle yerinde

ele alınması gereklidir; araya duvarlar örüp kendinden ayırmak bu sorunu

çözmeyecektir. Geçmişin büyük imparatorluklarından bu konuda ders alınabilir.”

Angela Merkel

“Güney sınırımıza büyük, büyük bir duvar inşa edeceğim ve bunu Meksika’nın ödemesini sağlayacağım.”

Donald J. Trump

“Kendimizi asla izole etmeyeceğiz. Demir Perde’nin nasıl kötü sonuçlar doğurabileceğini iyi biliyoruz. Bu yola başvurmayacağız. Kimse de bizim etrafımıza duvarlar öremeyecek.”

Vladimir Putin

“Birleşmiş bir Almanya istemiyoruz. Bu hem uluslararası düzeni bozar

hem de ulusal güvenliğimizi tehlikeye sokar.”

Margaret Thatcher

“Yeni çağın ruhu bu atmosferde şekillenecek ve bu ruh siyasi, toplumsal ve ekonomik alanların yeniden yapılanmasının itici gücü olacak. Eğer köprü mimarları, duvarcı ustalarını yenemezse, ‘geleceğimiz’ bu duvarların ardında inşa edilecek.”