Siz de kısa adı EFT olan - Emotional Freedom Techniques - yani Duygusal Özgürleşme Tekniği'ni daha sık duyar oldunuz mu?
EFT, vücudun etrafında bulunan enerji bölgelerinin uç noktalarına dokunuşlarla, fiziksel gerilimi azaltarak daha derin ve dingin bir zihin-beden bağlantısı için uygulanan bir yöntem ve kadınlar arasında çok revaçta. Öyle ki EFT Uzmanı ve Eğitmeni Gülay Gecü, dünyanın farklı şehirlerinden pek çok kadınla çalışıyor ve onların EFT yolculuğuna rehberlik ediyor.
Hayatın her alanında yaşanan sorunların EFT tekniğiyle aşılmasına aracılık eden Gülay Gecü de 4 çocuğuyla İngiltere'de çıktığı girişimcilik yolcuğunda karşılaştığı zorlukları da yine EFT teknikleriyle aşmış.
EFT Uzmanı ve Eğitmeni Gülay Gecü'nün girişimcilik hikayesini ve çalışan kadınların sorunarını konuştuk.
GÜLAY GECÜ KİMDİR?
Eğitim ve kariyeriniz nasıl ilerledi? (Nerede, kaç yılında doğdunuz, hangi okullarda eğitim aldınız?
1980 yılında İstanbul'da doğdum. Siyaset bilimi ve Tarih alanlarında üniversite eğitimini bitirdikten sonra, Siyaset Bilimi ve Eğitim Bilimleri alanlarında iki yüksek lisans yaptım. Eğitim Danışmanı olarak bir yıl, Kariyer Danışmanı olarak üç yıl çalıştıktan sonra, kurucusu olduğu eğitim kurumlarında Eğitim Yöneticisi olarak çalışmaya devam ettim. Çocuk ve aileyle çalışırken, insan ilişkilerindeki dinamiğin kaynağının 'enerji' olduğunu keşfetmemle beraber, modern enerji çalışmalarına yöneldim. Modern Enerji EFT Temel Eğitim ve Uzmanlık eğitimlerinin ardından, 2018 Haziran ayında İngiltere'nin Eastbourne şehrinde 'The Guild of Energists (Uluslararası Enerjistler Birliği) tarafından düzenlenen Uluslararası Eğitmenlik Eğitimini tamamlayarak, 'Modern Enerji Eğitmeni ve Uzmanı' ünvanını aldım. Enneagram, İnsan Kaynakları Yönetimi, Etkili İletişim, Danışmanlık Becerileri, Genç Girişimci Yetiştirme Programı (KOSGEB) Halkla İlişkiler ve Reklamcılık alanlarında uzun soluklu eğitimler aldım. International Systemic Constellation Association ( Uluslararası Sistemik Aile Dizimi Derneği) ve Uluslararası Enerjistler Birliği derneği profesyonel üyesiyim. ISCA onaylı 'Aile Dizimi ' eğitimine şirket konstelasyonları alanında devam etmekteyim. Aynı zamanda Enneagram, Recall Healing ve Sarkaç uygulayıcısıyim ve Aile Dizimi Kolaylaştırıcısı da olarak danışmanlık hizmeti vermeye devam ediyorum. EFT Eğitmenliği ile dünyanın ve Türkiye’nin her yerinden 600’e yakın öğrencim var ve her ay düzenli açtığım eğitimlerle EFT uzmanları yetiştirmeye devam ediyorum. Dört çocuk annesiyim.
EFT UZMANI VE EĞİTMENİ
Hangi alanda uzmansınız, özellikleriniz neler, kısaca anlatır mısınız?
Ben EFT Uzmanı ve Eğitmeniyim. Bizi geçmişin hipnozunda tutan negatif duygulardan özgürleşerek, hem fizik bedeni hem de ruhu iyileştiren bir teknik olan EFT ile, ruh beden zihin dengesini sağlayarak kendimizi keşfediyoruz. Benim öğrencilerim ve danışanlarımın çoğunluğu, kendini aşmak, geliştirmek isteyen kadınlarla dolu ve ben bundan dolayı kendimi çok şanslı hissediyorum. EFT seanslarıyla başlayan kendini tanıma yolculuğu, EFT uzmanlığı ile kendi yaşamının kontrolünü eline almaya ve yaralarımızın bizim için bir güç haline gelmesiyle bu gücü kendine ve başkalarına ışık saçmayla taçlanıyor.
Kadın değişirse, toplum değişir ve ben bu değişimi uyguladığım teknikle kolaylaştırdığım için çok mutluyum.
.
Çalıştığınız kurum hangi alanda faaliyet gösteriyor. İşinizde tam olarak neler yapıyorsunuz anlatır mısınız? Yeni projeleriniz neler?
Merkezi İngiltere’nin Londra şehrinde olan EFT Journey Akademi danışmanlık firması, öncelikle EFT (Duygusal Özgürleşme Tekniği) eğitimleri ve seminerleri düzenleyerek dünya genelinde EFT uzmanları yetiştirmek amacıyla kuruldu. 4 yıldır EFT eğitimleri ile dünyanın her yerinden 600 e yakın EFT uzmanı yetiştirdik. Şimdilerde farklı uzmanlarını da bünyesine katarak, Sarkaç, Numeroloji, Theta Healing alanlarında eğitimler veriyoruz. Aile Dizimi terapisi, EFT terapisi ile de bireysel danışmanlık hizmetlerini de sunuyoruz. Yakında her biri farklı alanlarda uzman olan öğrencilerimle, bir EFT tekniği uygulayıcısı olarak, sosyal sorumluluk projeleri hazılıyoruz, kadınlara, gençlere ve yaşlılara yönelik..
ÇALIŞAN KADIN - KADINLAR NEDEN ÇALIŞMALI?
Çalışan kadın olmak ne demek nasıl açıklarsınız? Kadınlar neden çalışmalı?
Çalışan kadın olmak demek, kendi ayaklarının üzerinde duran, yaşamını kendisi kontrol eden kadın demek benim için. Para kazanan değil, yaşam için değer üreten, kendine yaşamında alan açan, kendi kanatlarıyla uçan kadın demek benim için. Ben çalışan bir kadının kızıyım, başka türlüsünün nasıl olduğunu hiç deneyimlemedim. Her kadın çalışmalı mı sorusunun cevabını, her kadın kendi yaşamında kendine ait alan açmalı olarak cevaplamak isterim. Birilerine hizmet etmek yerine, kendine sosyal çevre edinerek, ‘bu yaşamda ben de varım‘ demek için çalışmalı kadınlar.
.
ÇALIŞAN KADIN SORUNLARI NELERDİR?
Çalışan kadınların yaşadığı en önemli sorunlar sizce neler? Birkaç maddeyle sıralar mısınız?
Erkeklerle aynı koşullarda çalışmaya zorlanması ve biyolojik farklılıkları ve önceliklerinin yok sayılması bence yaşadığımız en önemli zorlukların başını çekiyor. Örneğin anne olmayı seçmek istediğinde, kendi kariyer yolculuğunda erkek meslektaşlarından geride kalmaya, kariyer mi annelik mi tercihinde bulunmak zorunda kalıyor ne yazıkki. Ama erkekler baba olduklarında böyle bir tercih zorunlulukları yok. Çocuk sahibi olduktan sonra da çocuklarıyla ilgilenmek zorunda oldukları için, hem çocuk hem aile hem de iş arasında sıkışıp kalıyoruz ne yazıkki. Ve bu daha fazla stres, daha fazla yük ve kısa sürede bozulan beden ve ruh sağlığı olarak geri dönüyor. Maddi olarak bu kadar çabanın karşılığını alamamak da, yaşam motivasyonunu azaltan bir unsur olarak karşımıza çıkıyor.
Siz hangi engellerle karşılaştınız, tanık olduğunuz veya yaşadığınız enteresan durumlar var mı? Çalışan kadınlar- iş kadınları karşılaştıkları engelleri nasıl aşabilir?
Ben bu bahsettiğim bu sorunlara ek olarak, başörtülü olduğum için hem kadınlardan hem de erkeklerden mobbinge maruz kaldım ne yazık ki. Bizim rekabet anlayışımız ne yazık ki, birbirinin ayağını kaydırmak olarak algılanıyor ama asıl rekabet üretmekle olur. Kadınların birbirine destek olması zamanla artsa da hala bu konuda daha fazla hoşgörüye ve kabule ihtiyacımız var. Ben sorunumu, önce ülke değiştirerek sonra da kendi şirketimi açmak olarak çözmek olarak buldum. Bu fazlaca cesaret isteyen ve yorucu bir süreç olsa da, şu anki konumumdan dolayı huzurluyum. Bir kadın isterse tüm dünyaya meydan okuyabilir.
.
İstihdamda daha fazla kadının yer alması için kadınlara bir çağrınız var mı? Kadın erkek eşitliğinin sağlanması için erkekler neler yapmalı, erkeklere bir çağrıda bulunur musunuz?
Kadınların biyolojik süreçlerine, önceliklerine saygı duyulan bir kurallar düzenlemesine ihtiyacımız var. İngiltere’de öncellik her zaman çocuk ve kadın.. Yani bir kadın anne olmayı seçtiğinde, ona uygun şartlar devlet tarafından sağlanıyor ve kadınlar bu güvencede maddi manevi destekle anneliğin tadını çıkartıyorlar. Doğumdan sonra, çocukların bakım ve kreş ücretleri devlet tarafından destekleniyor, ve işe dönmek istediğinde çalışma saatleri anneye göre düzenleniyor. Ülkemizde özellikle kadın istihdamını desteklemek için bu tarz pozitif ayrımcılığa çok ihtiyaç var.
Herkesin kendi işini yapmasını beklemek gerçekçi olmaz tabi ama özellikle işverenlerin, kadın işverenlerin kadınlara yönelik hukuki düzenlemeler yapması konusunda merhametli ve anlayışlı olmalarına çok ihtiyaç var. Kadın çalışanları bir yük olarak görmek, onu sadece emeği üzerinden değerlendirmek, kadınlara yapılan en büyük haksızlık. Kadın bulunduğu her yeriçiçek bahçesine çevirir yeter ki anlayışla yaklaşılsın, ihtiyaçları giderilsin. Birbirimize hoşgörüyle kabul ettiğimizde daha yaşanılır bir dünyamız olacak.
Pandemi nedeniyle işiniz nasıl etkilendi, evde neler yapıyorsunuz, iş bölümü nasıl?
Ben başından beri online olarak hizmet verdiğim için pandemiye hazırlıklıydım diyebilirim. Pandmeiyle birlikte Özellikle kaygı, panik, korku, stres gibi negatif duyguların artışı olduğundan, danışmanlık almak isteyenler de arttı ve son 2 yıldır çok aktif bir şekilde çalıştım. Ben bekar bir anne olduğum için, evde iş bölümü yok ve bütün işleri ben yönetiyorum :)
Pandemi sonrası yeni normal hayatta sizce bizi nasıl bir hayat, ekonomi bekliyor?
Ekonomik olarak zorlu süreçlerin olduğunu deneyimlemeye başladık bile. Hayatımıza gelince, biz ne yazıkki çabuk unutuveriyoruz herseyi... Pandemi kendimiz aşmamız, alışkanlıklarımızı değiştirmemiz için büyük bir fırsattı. Hepimiz, içinde yaşadığımız ‘normalin aslında normal olmadığını deneyimledik ve başka ‘normallere uyum sağlamayı da öğrendik. Uyum sağlayamayanlar stres konuşmaları ile ne yazıkki bu fırsatı kaçırdı. Bizler artık, kendi sınırlarımızı Zihnimizle kendimizin belirlediğini, deneyimledik.
Şirketinizin adı nedir, kendi işinizi kurmaya hangi yıl, nasıl karar verdiniz, neden bu şirketi kurdunuz, tam olarak ne yapıyorsunuz? Şirketi kurarken hangi çekinceleri, zorlukları yaşadınız, nasıl başa çıktınız? Şirketiniz bugün hangi noktada?
Şirketimin ismi Journey Academy. Şirketimin ortaya çıkışı bir yolculukla başladığı için, ismini yolculuk akademisi olarak koymaya karar verdim ve benimle birlikte yola çıkanlar, Gülay ile EFT Yolculuğunu deneyimlemiş oluyorlar. 2008 Yılında İngiltere’nin Oxford şehrinde kurdum şirketimi. İngiltere’nin Türk girişimcilere yatırım için sunduğu vize imkanından yararlanarak kuruldu şirket ve şu an dünya genelinde 600 öğrencim ve 1000 den fazla danışanım var. Bu sene farklı eğitmenlerle yol arkadaşlığı yapmaya karar verdim ve bunun için görüşmelere devam ediyorum.
Şirketin kuruluş aşamasında ve 4 yıl boyunca yaşadığım en büyük zorluk, hiç bir destek olmaksızın bir taraftan 4 küçük çocukla yeni bir ülkeye alışmaya çalışırken, diğer taraftan EFT alanında var olmaya ve tutunmaya çalışmaktı. Yalnızlık ve yorgunluk, 4 senenin özeti gibiydi. EFT bu konuda bana çok yardımcı oldu. Ve annemin duaları..
Her bir seans sonrası özellikle kadınların yüzündeki gülümseme ve yaptıkları dualar, hem şükrümü arttırdı hem de işime olan inancımı ve güvenimi. 4 senenin sounda geldiğim nokta, bir kadın girişimci olarak beni gururlandırıyor. Yabancı bir ülkede başka eğitmenlerle bir arada olduğumuz dernek bünyesinde, 2020 dünya şampiyonu olmak ve 4 yıl boyunca ilk 3’te var olmak beni daha da motive etti ve etmeye devam ediyor.