TÜSİAD Eski Başkanı Ümit Boyner, İşte Kadınlar'a konuştu
ÖZEL HABER: Tülay Şubatlı / TÜSİAD Eski Başkanı, Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, istekadinlar.com'a özel açıklamalarda bulundu. Ümit Boyner "Muhafazakarlık daha çok kadın hayatını biçimlendirmeye ve koşullandırmaya yönelik bir yaklaşım. O nedenle kadını eşit vatandaş ve eşit birey olarak görebilen yeni bir zihniyete ihtiyaç var. " dedi.
Boyner Grup, 8 Mart’larda çok önemli kampanyalar yürütüyor. Boyner’de kadın çalışan oranının yüzde 45, kadın yönetici oranının ise yüzde 44 olduğunu görüyoruz. Türkiye’de ortalamanın çok üzerinde. Sizi diğer kurumlardan farklı başarılı kılan ne?
Bu rakamlar sadece Türkiye’nin değil, maalesef dünya ortalamalarının da maalesef üstünde. Keşke daha farklı yerlerde olabilse.. Bu bizim cinsiyet eşitliği kurum kültürümüzün bir sonucu. İş yerinde demokrasi diye bir felsefemiz var. Biz bu anlayışa göre; ırk, renk, cinsiyet, din, medeni hal, cinsel yönelim, politik görüş veya mensubiyet, ailevi sorumluluklar, sendikal etkinlik veya üyelik, engelilik ya da yaş gibi etkenlere dayalı ayrımcılık yapılmasını kabul etmiyor ve hassasiyet gösteriyoruz. Bunları ölçümlüyoruz. Bu değerleri gözeten bir etik kurulumuz da var. Birlikte çalıştığımız paydaşlarla da bu değerleri yaymaya çalışıyoruz. İşin özünde bu başlıkları insan kaynakları pratikleri içinde düzenli olarak ölçmek, takip etmek, eksikleri düzelterek katılımcılığı sağlamak yatıyor. Mükemmel değil, zaman zaman daha iyileştirmemiz gereken durumlarla biz de karşılaşıyoruz. Grup olarak işe alım, ücretlendirme, performans değerlendirmesi, emeklilik gibi tüm istihdam süreçlerinden fırsat eşitliği sunuyoruz. Bunu da şeklen değil adım adım takip ederek ve öz eleştiri yaparak sağlıyoruz. Bu bağlamda kadın istihdamında eşitliği de iş yerinde demokrasi anlayışımız dahilinde değerlendiriyoruz ve fırsat eşitliğini yansıtıyoruz.
Bankacılıkla başlayan çalışma hayatım özel şirketlerde finansman yöneticisi olarak devam etti. 31 yıldır iş hayatındayım. 2002 yılından beri Boyner Grubunda YK üyesiyim. Onun dışında 2013’ten beri Euler Hermes Dünya Yönetim Kurulu ve Unicredit’in Danışma Kurulunda da görev alıyorum. 2005 senesinde Tüsiad YK’ya seçildim. 2010-2013 yılları arasında Tüsiad YK başkanlığı yaptım.
CEM’İN SİYASİ HAYATI PERSPEKTİF KAZANDIRDI
Türkiye’nin 1990 sonrası yaşadığı tüm ekonomik krizler biz yöneticiler için iyi birer sınama idi. Krizlerden çok ders alıyorsunuz. Cem’in siyasi hayatı bana Türkiye ile igili yeni bir perspektif kazandırdı. Bu tecrübeden tüm sivil toplum çalışmalarında hem saha bilgisi hem de empati kurma konusunda çok yararlandım.
1963’te İstanbul’da doğdum. Benden 4 yaş küçük bir erkek kardeşim var. Babam Ayvalık; annem İstanbul’lu. Birbirine çok bağlı, kalabalık bir ailede büyüdüm. Eğitimi, toplumsal duyarlılığı çok önemseyen, demokrat bir ortamda yetiştim. Babamı 14 yaşında bir trafik kazasında kaybettim. Annem disiplinli bir anneydi ama kendine yetebilmek, meslek sahibi olmak konusunda beni çok teşvik etti. Annemin genç yaşta 2 çocuğunu yanlız yetiştirmek zorunda kalması beni kadın konularında daha duyarlı hale getirdi. İstanbul’da İngiliz Lisesi’deyken bir değişim programı ile ABD’ye gittim; hem lise hem üniversite eğitimimi ABD’de tamamladım. University of Rochester’dan 1985’te Ekonomi mezunu olarak dönerek bankacılıkla çalışma hayatına başladım. Biri 28, diğeri 20 yaşında iki oğlum var.
Günde 8 saatlik çalışma süresini geçmemeye çalışıyorum artık. Hala çalışıyor ve üretiyor olmaktan çok mutluyum. Disiplinli, meraklı, araştırmacı, çalışkan ve riskin mutlaka yönetilmesi gerektiğine inanan bir iş kadınıyım. Çalışma arkadaşlarımla istişareye çok inanırım. Ayrıca ne pozisyonda olursanız olun mutlaka öğrenmeniz gerekenler vardır. Değişime açığım ve kendini sürekli geliştirmenin önemli olduğuna inanıyorum. Entellektüel kapasitesi olmayanların sürdürülebilir anlamda fayda sağlamak yerine kurumsallaşmanın önünde engel teşkil ettiğini düşünür, bilgiye önem veren arkadaşlarla çalışmaya gayret ederim.
HAFTA SONU DOĞADA OLMAYA ÖZEN GÖSTERİRİM
Cem’le 5 çocuğumuz ve bir de damadımız var. Onların yoğun programı içinde onlar bize ne zaman vakit ayırırsa beraber oluruz. Senede en az bir kere aile tatili yapmaya özen gösteririz. Haftada 1 günümüzü arkadaşlara ayırmaya çalışırız. Haftasonu doğada program yapmaya özen gösteririm. Bahçe, tarım, dalış, fotoğraf ve yemek yapmayı severim. Haftada en az 5 gün evde spor yapıyorum. Önemli bir etkinlik yoksa kuaföre bağımlı değilim ama kişisel bakımıma hijyen anlamında özen gösteririm. Sürekli kitap okurum. En son Sapiens’i (İnsanın Tarihi) bitirdim. Sinema tutkumuz var. Güncel tüm fimlere yetişmeye çalışıyoruz. Tarihi dizileri severiz.
Başarılı iş kadını Ümit Boyner, coronavirüs salgını nedeniyle evde geçen günleriyle ilgili şunları söyledi, "Hiç ofise gitmeyi özleyeceğimi düşünmezdim ama açıkçası özlüyorum. 13 Mart’tan beri evdeyim, bir iki kere çıktım. Anneme evvelsi gün gittim. Çok yoğun geçiyor çünkü evden çalışmaya devam ediyoruz. Bir parça disiplin istiyor. Sabah kalkıp giyinip işi gitmek gibi değil evden çalışmak. Bol bol ev işi yapıyorum, yemek yapıyorum. Eşimle evdeyiz. Büyükleri, çocukları çok özledik. Sağlığımız iyi. Kendimizi dinlediğimiz, sürekli septomlar aradığımız bir dönem geçirdik. İnşallah 2.dalga olmadan normale döneriz. Yeni normale iyi bir sonuç elde ederek geçeriz diye ümit ediyorum."
Enerjinizi yüksek ve pozitif tutmayı nasıl başarıyorsunuz? İş hayatında herhangi bir problemle kaybettiğiniz motivasyonunuza nasıl tekrar kavuşuyorsunuz?
Türkiye gibi koşulları zor, zaman zaman koşulların sizin elinizde olmadığı bir ortamda çalışıyoruz. Ben 1985’ten beri çalışıyorum. Birkaç ekonomik kriz, darbeleri iş hayatında yaşadık. Bütün bunlar mücadele gerektiriyor. Gerçekçi bir insanım. Kafamda da bazı şeyleri kategorize edebiliyorum. Benim için önemli olan sağlık. Eğer sağlık varsa bir insanın kötümser olması, motivasyonunu kaybetmesi için bir neden olmadığını düşünenlerdenim. Tekrar başlamak, umutsuzluğa kapılmamış gibi kendi içimde motivasyon var. Eve geldiğimde şalteri kapatıp kitap okuyorum, bir şey seyrediyorum. Bütün bunlar da hayatın en önemli kazanımının sağlık olduğunu bilerek diğer konularda mücadele etmek insanlık görevi diye düşünüyorum.
Ümit Boyner, "Kadını Ev Eş Çocuk Aileye Hapsedip Fırsat Kaçırıyoruz"
Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkan Yardımcısı Ümit Boyner, "Cinsiyet eşitliği konusunun, bir demokrasi meselesi olduğu çok da içselleştirilmiş değil, farkında değiliz ve dilimize bile yerleşmiş ayrımcı kavramlar var. Bu bir haklar ve eşitlik meselesi. Kadının rolü yuvasını yapan dişi kuş metaforuyla tanımlandığı sürece nüfusunun yarısının üretmeye, ekonomik gelişmeye ve sosyal hayata katkısını ev, eş, çocuk, aile çerçevesine hapsederek aslında çok büyük bir potansiyeli ve fırsatı kaçırıyoruz." dedi.
Ümit Boyner, "Küresel sorunlar işbirliği ağlarıyla özgün çözümler gerektiriyor"
Türkiye’de özel sektörün sürdürülebilir kalkınma amaçlarına bağlılığını ve uyumunu artırmak amacıyla kurulan "Hedefler İçin İş Dünyası Platformu" Başkanı Ümit Boyner, günümüz dünyasında artık kapsayıcı ve çok paydaşlı işbirliği ağlarının hayata geçtiğine dikkat çekerek, "Çünkü küresel sorunlar, çok paydaşlı işbirliği ağlarıyla özgün çözümler gerektiriyor" dedi.
TÜRKONFED'den Ümit Boyner'e Bireysel Onur Üyeliği
TÜRKONFED'den Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner'e, Bireysel Onur üyeliği verildi..
.
Türkiye'de iş kadınları
toplumsal cinsiyet eşitliği
iş kadını haberleri
çalışan kadınların sorunları
iş hayatında kadın olmak
kendi işini kuran kadınlar
girişimci kadınlar
başarılı iş kadınları röportaj
kadın sitesi
kadın kanalı
Boyner YK Üyesi Ümit Boyner, "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Bir Seçenek Değil Haktır"
Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Boyner Grup çalışanları ve basına yaptığı yazılı açıklamada cinsiyet eşitliğinin sadece kadınlar için değil erkekler için de önemli olması gerektiğine dikkat çekerek konunun bir kadın-erkek meselesi değil, demokrasi ve haklar meselesi olduğunu söyledi.
İyi İşler projeniz, 2016’da BM’de örnek proje olarak gösterildi. Projenizi yerelden globale çıkaran en önemli etken neydi?
2015’te başladık bu projeye. Kadın girişimcilere yönelik geliştirilen İyi İşler, kadın girişimci oranını artırmayı, güçlendirmeyi ve finansmana ve pazara erişmelerine destek sağlamayı amaçlıyor.
Yeni kadın girişimcilerin katılımıyla da büyüdü. Dünyada ilk olma özellilğini taşıyor. Bu programla ilk kez özel bir şirket, hem kendi tedarikçi ağında hem de sektöründe yer alan kadın girişimcileri destekleyerek bir kapasite geliştirme programı uyguluyor. Programa seçilen kadınlar tarafından ihtiyaçlar belirleniyor ve kendi alanlarında yetkin uzmanlar tarafından eğitim veriliyor. Program dahilinde kadın girişimciler networklerini ve iş hacimlerini genişletiyorlar. Ayrıca ilk yılın sonunda programa katılan girişimcilere ve şirketlere yaptığımız detaylı etki analizi de BM’nin dikkatini çekti. Programı geliştirip etkisini ölçtüğünüzde ortaya eşsiz bir iş çıkarıyorsunuz. 2018’de ise KAGİDER ile çalışmaya başladık. 2019’da ise kadın girişimcilere destek olmak için İyi İşler Dükkanı projesini geliştirdik. Böylece kadın tedarikçilerimiz morhipo.com’da satış yapmaya başladılar. Dijital platformalara, yeni pazarlara girmelerini kolaylaştırıcı bir özelliği oldu.